4 Aralık 2016 Pazar
SENİN EVLADIN HİÇ YANDI MI?
Bir kaç gün önce duyduğumuz bir haberle hepimizin yürekleri yandı cayır cayır. Aladağ'da Süleymancılara ait bir kız yurdunda yangın çıkmış ve küçücük kızlar, binadan çıkamayarak, yanarak can vermişlerdi.
O kız çocukları kadar bizler de yandık.
Yandığımız çocuklar mıydı, ülkenin geldiği hal miydi belli değil ama karmaşık duygular içerisindeydik hepimiz.
Tam olarak bir çoğumuz Aladağ neresidir, bu çocuklar neden bu yurttadır bilmiyorduk fakat hepimiz ailelerin davacı olmalarını umuyor ve istiyorduk. Ailelerin davacı olmadığını duyduğumuzda da, acımız öfkeye döndü ve sosyal medyada öyle paylaşımlar yapılmaya başlandı ki, bir kez daha toplumumuzdaki empati eksikliği büyük bir şiddetle kendisini gösterdi. Herkes ailelere lanetler yağdırıyor hatta çok ileri giderek çocuklarının yanmasının mustahak olduğunu söylüyordu.
Neden? Çocuklarını bir cemaat yurduna verdikleri için ve davacı olmadıkları için.
Peki, Aladağ'daki gerçek neydi?
Kimsenin umurunda mıydı?
Aladağ'daki gerçek , ilçeye bağlı bir çok köydeki çocukların tek gidebileceği ortaokulun orada olmasıydı. Eğer aile çocuğunun ortaokul okumasını istiyorsa Aladağ'a göndermek zorundaydı. Peki Aladağ neredeydi, köyden bir buçuk saat uzaklıktaydı. Peki servis var mıydı, hayır yoktu. Peki bu ailelerin çocuklarını bir yurda vermekten başka çareleri var mıydı, hayır yoktu. Bu ailelerin ve çocukların zor durumunun tam bir trajediye döndüğü nokta da ilçede devlete ait bir yurt olmamasıydı ve tek yurdun yanan, denetimsiz ve Süleymancılara ait ve üstelik ücretsiz hizmet veren seçenek olmasıydı. Elbette aileler bunu mutlulukla karşılamışlardır, düşünsenize hem din eğitimi alacakları, hem ücretsiz bir yere emanet ettiler kuzucuklarını.
Ailelerin bu acıyı hak etmesi için hiçbir sebep yok burada. Burada sadece büyük bir çaresizlik, fakirlik ve cahillik var. Takdir edilmesi gereken aileler var. Elektrik yok, yol yok, iş yok fakat çocuklarını okutmaya çalışan aileler var.
Asla olmadığımız bir durumda olan insanları anlamakta ne kadar güçlük çekiyoruz, değil mi? Buraya kadar tamam ama neden davacı olmadılar dediğinizi duyar gibiyim.
Bize göre iyi avukatlarla davacı olurlarsa belki de aldıkları paradan çok daha büyük tazminat alacaklar ya da bu sistemde davayı kazanamayacaklar ama yine de çocukları için savaşmalılardı. Gerçek şu ki; oradaki insanlar ile bizim ne şartlarımız, ne yaşam biçimimiz ne de bilgimiz eşit değil. O insancıklar nasıl dava edeceklerini ve ne kadar süreceğini bilmiyorlardır bile.
Olay gerçekleşir gerçekleşmez hemen ailelere ulaşan yetkililer, acılarını paylaşıp, bir kaç güzel laf edip, biraz da dava ederlerse kazanamayacaklarından, yıllar süreceğinden, bir sürü masraf çıkacağından zaten her hangi bir ihmal olmadığından bahsetmişse, bu insanların çok da bilgili olmadıkları bu konuda, söylenenlere inanması çok doğaldır.
Hiç bir anne babaya çocuğunun ölümü mustahak değildir. Hiç bir anne baba bu acıya dayanamaz. Öfkeliyiz ama onların yaşadıkları acının yarısını bile yaşamamışızdır. Ülkede kimsenin ruh sağlığı yerinde değil artık ve herkes çok öfkeli fakat bu düşüncelere sahip olmak kötü kalpliliktir.
Kimsenin aklına geldi mi o yetkililerden önce ailelere ulaşmak ve onlara tüm süreç boyunca yanınızdayız, maddi yardım yapacağız, avukatları bulacağız, bakın şu şu ihmaller var, bu Allah'ın takdiri değil bir cinayettir demek?
Kimsenin aklına geldi mi bu ailelere hemen ulaşıp yanlarında durmak, oraya gelen idarecilerin karşısına dikilmek?
Bizlerin sosyal medyada yaptığımız paylaşımları görmüyor bu aileler. Görseler bile onlar çoktan inandırıldı.
Hadi bir araya gelelim, parası olan finans desteği versin, vakti olan çalışsın, köy köy dolaşalım insanları bilgilendirelim, bilmedikleri gerçekleri anlatalım, sofralarına oturalım, çocuklarına burs sağlayalım, kadınlara iş öğretelim desek, kaç kişi inanarak, çıkarsız olarak "ben varım" der. Çok az kişi. Çünkü yazmak, çizmek, sövmek çok daha kolay!
Şimdi size soruyorum;
Siz hiç bu kadar çaresiz kaldınız mı? Siz hiç bu kadar cahil bırakıldınız mı? Siz hiç bu kadar fakir oldunuz mu?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)